Ana içeriğe atla

Uyduyu İlk kim buldu icat etti mucidi kimdir tarihi

Uydu nedir ilk kim buldu ve kullandı mucidi icadı

Uyduyu kim buldu
Bu uydular, insanlar tarafından imâl edilerek, dünyâ etrâfında çeşitli gâyelerle
yörüngeye oturtulan mekanik sistemlerdir. Dünyânın etrâfına sun’î bir uydu yerleştirilebileceği fikri ilk

defâ Amerikalı yazar Edward E. Hale’in The Brick Moon adlı hikâyesinde insanların açık tesislerdeki
haberleşme ve meteorolojik bilgi ihtiyacına destek bir uydu kullanımını konu almasıyla oldu.
1920 ve 1930’larda uyduların gerçekleştirilmesinin getirebileceği diğer faydalar birçok yazar tarafından
yazılan kurgu-bilim yazılarında işlendi. İkinci Dünyâ Savaşında büyük roketlerin kullanılmaya
başlanmasından sonra sun’î uydular ve bunların gerçekleştirilmesi üzerine ciddî çalışmalar yapılmaya
başlandı. Ekim 1957’de Rusların, ilk uydu olan Sputnik-1’i yörüngeye oturtmasıyla uzay çağı da
başlamış sayılabilir.
Sputnik-1’in ve hemen arkasından bir ay sonra içinde bir köpekle berâber Sputnik-2’nin yörüngeye
yerleştirilmesi bütün dünyâda ve bilhassa uydu projelerine 1955’te başlamış olan ABD’de sürprizle
karşılandı. ABD, 1958 Ocak ayında Exploner 1 ve Mart ayında Vanguard 1 uydularını fırlatarak yarışa
katıldı. O zamandan beri dünyâ etrafına irili ufaklı, basit veya karışık yapıda vazifeleri kısa veya uzun
süren yüzlerce uydu fırlatılıp yörüngeye yerleştirildi.
ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Kanada çeşitli gâyelerle uydular geliştirdiler. Çin, Batı Almanya, İtalya,
Japonya, Avustralya ve Hindistan da kendi veya diğer ülkelerin roketleriyle uzaya uydu fırlatan diğer
ülkelerdir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Pekmezin tarihi ilk kim buldu mucidi kimdir kim icat etmiş nerde nasıl icad etmiş

Pekmez çeşitli meyve sularının ateşte kaynatılarak koyulaştırılması sonucunda meydana gelen normalden biraz daha fazla koyu  kıvamda meyve suyudur. Pekmezin ilk yapılış tarihi çok eskilere dayandığından kesin bir tarih vermek mümkün değildir. Bazı tarihi kaynaklarda Orta Asya’da yaşayan topluluklar arasında pekmezin var olduğu bilinmektedir. Pekmez Anadolu, Orta Doğu, Asya ve Güneydoğu Avrupa’da yapılan ve zevkle yenen bir ekmek katığıdır. Özellikle Türklerde pekmez yapımı çok ileri gitmiştir.

Sünnet mevlüdünde okunacak dua

Sünnet mevlüdünde okunacak dua اَعُوذُ بِالِّٰهل مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجي۪مِ بِسْمِ الِّٰهل الرَّحْمٰنِ الرَّحي۪مِ اَلْحَمْدُ رَبِّ الْعَالَم وَ الصَّ ةَالُ وَالسَّ مَالُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِه وَ اَصْحَابِهِ اَجْمَع رَبَّنَا هَبْ لَنَا مِنْ أَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا قُرَّةَ أَعْ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّق إِمَامًا اَللّٰهُمَّ أَكْثِرْ ماَلَهُ وَوَلَدَهُ وَباَرِكْ لَهُ في۪مَا أَعْطَيْتَهُ Okunuşu: “E’ûzü billâhi mineş-şeytânir-racîm. Bismillâhir-rahmânir-rahîm. Elhamdülillâhi rabbil-‘âlemin. Vas-salâtü ves-selâmü ‘alâ rasûlinâ Muhammediv ve ‘alâ âlihî ve eshâbihî ecma’în. Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yunin vec’alnâ lil-müttekîne imâmâ. Allâhümme eksir mâlehû ve veledehû ve bârik lehû fî mâ a’taytehû.” Anlamı: “Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim Allah’ın adı ile. Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e âl ve ashabının hepsine salât ve selâm olsun. Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı biz