Ana içeriğe atla

Yeni Zelandayı tarihi ilk kim buldu mucidi kimdir kim icat etmiş nerde nasıl icad etmiş

Yeni Zelanda adalarına ilk yerleşenler 1500 yıl önce Doğu Pasifik Okyanusu adalarından gelen
Maorilerdir. Maoriler, bir Polinezya grubu kavimdir. Maorilerin adalara yerleşmesi 14. yüzyıla kadar
devam etti. Yeni Zelanda’ya ilk ulaşan Avrupalı, Danimarkalı Abel Tasman’dır. Tasman 1642’de
buraya geldi. Bundan sonra İngiltereli Kaptan James Cook 1769’da Ülkenin kıyılarını dolaştı.
Bu
târihten sonra ülke İngiltere’nin kontrolü altına girdi. 1840 ve 1860 yıllarında yerlilerle birçok çatışmalar
oldu. Maoro harpleri 1870 yılında tamâmen kesildi. Böylece adalar İngiltere’nin kolonileri arasına girdi.
Yeni Zelanda kolonisi 1907 yılında, İngiliz Milletler Cemiyeti içerisinde bir dominyon oldu.
Birinci Dünyâ Harbinin patlak vermesiyle, Yeni Zelanda, İngiltere yanında savaşa katıldı. Avustralyalı
ve Yeni Zelandalı askerlerden kurulmuş ANZAC (Australian and New Zealand Army Corps)
Kolorduları Çanakkale’de Osmanlı ordusu karşısında bozguna uğradı. 17.000 ölü ve 50.000 yaralı ile
kaçmak zorunda kaldı. Yeni Zelanda birlikleri İkinci Dünyâ Harbi esnâsında Alman (1942) ve İtalyan
(1944) ordularına karşı da savaşarak hezimete uğradı.
İkinci Dünyâ Harbinden sonra 1951 yılında ABD ve Avustralya ile karşılıklı Güvenlik Antlaşması
imzâlayan Yeni Zelanda hükümeti Kore, Malezya ve Vietnam karışıklıklarına asker gönderdi.
İngiltere’nin desteğiyle Singapur ve Malezya’ya birliklerini yerleştirdi. Böylece kısmen bölgenin kontrolü
Yeni Zelanda ve İngiltere tarafından sağlanmış oldu. Yeni Zelanda, İngiltere’ye bağlı monarşik bir
idâreyle yönetilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Pekmezin tarihi ilk kim buldu mucidi kimdir kim icat etmiş nerde nasıl icad etmiş

Pekmez çeşitli meyve sularının ateşte kaynatılarak koyulaştırılması sonucunda meydana gelen normalden biraz daha fazla koyu  kıvamda meyve suyudur. Pekmezin ilk yapılış tarihi çok eskilere dayandığından kesin bir tarih vermek mümkün değildir. Bazı tarihi kaynaklarda Orta Asya’da yaşayan topluluklar arasında pekmezin var olduğu bilinmektedir. Pekmez Anadolu, Orta Doğu, Asya ve Güneydoğu Avrupa’da yapılan ve zevkle yenen bir ekmek katığıdır. Özellikle Türklerde pekmez yapımı çok ileri gitmiştir.

Sünnet mevlüdünde okunacak dua

Sünnet mevlüdünde okunacak dua اَعُوذُ بِالِّٰهل مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجي۪مِ بِسْمِ الِّٰهل الرَّحْمٰنِ الرَّحي۪مِ اَلْحَمْدُ رَبِّ الْعَالَم وَ الصَّ ةَالُ وَالسَّ مَالُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِه وَ اَصْحَابِهِ اَجْمَع رَبَّنَا هَبْ لَنَا مِنْ أَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا قُرَّةَ أَعْ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّق إِمَامًا اَللّٰهُمَّ أَكْثِرْ ماَلَهُ وَوَلَدَهُ وَباَرِكْ لَهُ في۪مَا أَعْطَيْتَهُ Okunuşu: “E’ûzü billâhi mineş-şeytânir-racîm. Bismillâhir-rahmânir-rahîm. Elhamdülillâhi rabbil-‘âlemin. Vas-salâtü ves-selâmü ‘alâ rasûlinâ Muhammediv ve ‘alâ âlihî ve eshâbihî ecma’în. Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yunin vec’alnâ lil-müttekîne imâmâ. Allâhümme eksir mâlehû ve veledehû ve bârik lehû fî mâ a’taytehû.” Anlamı: “Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim Allah’ın adı ile. Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e âl ve ashabının hepsine salât ve selâm olsun. Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı biz