Ana içeriğe atla

Makinaların tarihi ilk kim buldu mucidi kimdir kim icat etmiş nerde nasıl icad etmiş

Enerjiyi işe veya başka cins enerjiye çeviren bir düzen. Bütün makinalar bir veya birden fazla mekanizmadan meydana gelir. Fizikte makina
deyince, kaldıraç, eğik düzlem, vida, tekerlek, mil ve makara gibi basit makinalar hatırlanır. Bunlardaki genel prensipler bir araya getirilerek, kompleks enerji dönüşümleri yapan lokomotif, dikiş makinası, otomobil, uçak gibi gelişmiş makinalar ortaya çıkmıştır.
Makinalar, insan kadar eski olup, insan uzuvları, makina gibi düşünülebilir. Bunlar makinalar için orijinal modellerdir ve karmaşık yapılı makinalar da bunların geliştirilmesiyle ortaya çıkmaktadır. Çok gelişmiş otomatik makinalar ve elektronik makinalar, kompüterler, görünüşte değil, fakat yaptıkları işlerde de insana çok benzerler.
En eski, en önemli ve en yaygın olarak kullanılan basit makinalardan biri kaldıraçtır. Eski Mısır’da inşaat ve zirâat işlerinde kaldıracın kullanıldığı bilinmektedir.
Makinaların geliştirilip mükemmelleştirilmesi, iki ayrı sahada daha kaydedilen gelişmelerle yakından
ilgilidir. Bunlardan biri malzeme, diğeri de enerjidir. Malzeme sahasında demir, enerji sahasında ise
kömür bir zamanlar başlıca kaynak iken, daha sonra çeşitli alaşımlar ve enerji kaynakları bulundu. Bu
konularda bugün de büyük araştırmalar yapılmaktadır.
Bir makinanın verimi, çıkan enerjinin (alınan enerji) giren enerjiye (verilen enerji) oranıdır. Makina
bünyesindeki yüzeyler arasında her zaman mevcut olan sürtünme kuvetleri sebebiyle, makinalardan
elde edilen enerji dâimâ, makinaya verilen enerjiden daha azdır.
Makinalar çok çeşitli ve sınıflandırılmaları güçtür. Başlıca makinalar şöyle gruplandırılabilir:
Su makinaları: Suya enerji veren makinalar (tulumba veya pompalar) ve sudan enerji alan makinalar
(su türbinleri) olmak üzere iki kısma ayrılırlar.
Su tulumbaları, suyun potansiyel ve kinetik enerjisini artırır. Böylece suyun uzak mesafelere nakli ve
daha yüksek seviyelere çıkarılması sağlanır.
Buharla çalışan makinalar: Bunlar da iki kısımdır. Buhar makinaları pistonlu olup, buharın iç enerjisi
pistonu hareket ettirir. Buhar türbinlerinde ise buhar önce çarkları çevirir. Böylece buharın iç
enerjisinden kinetik enerji elde edilir. Bu enerji ile iş yapılır.
Gaz türbinleri: Buhar türbinlerine benzer. Enerji, buhar yerine yanan gazlardan elde edilir.
İçten yanmalı motorlar: Bu makinalarda, bir yanma odasında yakılan gazlar, pistonu harekete geçirir.
Pistonun gelip gitmesi, krank milinde dönme hareketine çevrilir. Döner pistonlu motorlar (Wankel
motoru) da vardır. Benzin ve dizel motorları olarak başlıca iki gruba ayrılırlar.
Tepkili motorlar: Etki-tepki prensibi ile çalışırlar. Atmosfer dışındaki hareketler ve aya seyahat, bu
motorlarla mümkün olmuştur.
Kompresörler: Hava veya başka gazlara enerji vererek onların basınçlarını yükseltirler.
Vantilatörler ve aspiratörler: Havaya kinetik enerji veren makinalardır.
Kaldırma makinaları: İnsan ve malzemeleri yükseğe kaldıran ve kısa mesâfelere nakleden
makinalardır. Asansörler vinçler ve kreynler bu gruba girer.
Takım tezgahları: Malzemeye şekil veren makinalardır. Torna freze, planya gibi tezgahlar
bunlardandır.
Elektrik makinaları: Bunlar ya mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çevirirler (dinamo gibi) veya elektrik
enerjisini mekanik enerjiye çevirirler (elektrik motorları) veyahut elektrik enerjisini değişik şekilde
iletirler (konversitörler ve transformatörler).
İletici makinalar: Bunlar bir enerjiyi başka cins bir enerjiye çevirmez. Belirli bir enerjiyi iletirler. Bu
arada hız, kuvvet, yön unsurlarında değişiklik olur. Kayış kasnak ve dişli çarklar bunlardandır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sünnet mevlüdünde okunacak dua

Sünnet mevlüdünde okunacak dua اَعُوذُ بِالِّٰهل مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجي۪مِ بِسْمِ الِّٰهل الرَّحْمٰنِ الرَّحي۪مِ اَلْحَمْدُ رَبِّ الْعَالَم وَ الصَّ ةَالُ وَالسَّ مَالُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِه وَ اَصْحَابِهِ اَجْمَع رَبَّنَا هَبْ لَنَا مِنْ أَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا قُرَّةَ أَعْ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّق إِمَامًا اَللّٰهُمَّ أَكْثِرْ ماَلَهُ وَوَلَدَهُ وَباَرِكْ لَهُ في۪مَا أَعْطَيْتَهُ Okunuşu: “E’ûzü billâhi mineş-şeytânir-racîm. Bismillâhir-rahmânir-rahîm. Elhamdülillâhi rabbil-‘âlemin. Vas-salâtü ves-selâmü ‘alâ rasûlinâ Muhammediv ve ‘alâ âlihî ve eshâbihî ecma’în. Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yunin vec’alnâ lil-müttekîne imâmâ. Allâhümme eksir mâlehû ve veledehû ve bârik lehû fî mâ a’taytehû.” Anlamı: “Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim Allah’ın adı ile. Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e âl ve ashabının hepsine salât ve selâm olsun. Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı biz...

Pekmezin tarihi ilk kim buldu mucidi kimdir kim icat etmiş nerde nasıl icad etmiş

Pekmez çeşitli meyve sularının ateşte kaynatılarak koyulaştırılması sonucunda meydana gelen normalden biraz daha fazla koyu  kıvamda meyve suyudur. Pekmezin ilk yapılış tarihi çok eskilere dayandığından kesin bir tarih vermek mümkün değildir. Bazı tarihi kaynaklarda Orta Asya’da yaşayan topluluklar arasında pekmezin var olduğu bilinmektedir. Pekmez Anadolu, Orta Doğu, Asya ve Güneydoğu Avrupa’da yapılan ve zevkle yenen bir ekmek katığıdır. Özellikle Türklerde pekmez yapımı çok ileri gitmiştir.

Atomu İlk kim buldu icat etti mucidi kimdir tarihi Gelişimi

Atom nedir türleri ilk kim buldu ve kullandı mucidi icadı Atomu kim buldu Maddenin en küçük ve temel yapı taşı olan atomun ismi yunancada bölünemez anlamındaki atomos kelimesinden gelmektedir.  Modern mikroskoplarla bile görülemeyen Atom, teorilerle desteklenerek bulunmuştur. Modern atom teorisinin babası İngiliz kimyager ve fizikçi John Daltondur. John Dalton 1803 yılında maddenin bölünemez ayrık parçacıklardan oluştuğu teorisini geliştiren ve  kanıtlayan ilk kişidir. Aslında maddenin küçük parçacıklardan